bugün
yenile
    1. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      şu an bir kaç örneği şu aşağıdaki başlıkta. (bkz: 29 haziran 2016 atatürk havalimanı'ndaki taksiciler rezaleti)
    3. 24
      +
      -entiri.verilen_downvote
      Bu sabah Otogar'a taksiyle gittim. Normalde hiç taksi kullanmam ama yetişemeyecektim. "Otogar'ın içine giriyor musun abi?" diye sordum. "İçeri girince 10 TL alıyorlar. Ben de girmiyorum." dedi. Tamam dedim. (Eskiden Otogar'a giriş paralıydı. Ekrem İmamoğlu gelince bu uygulamayı kaldırmış. Ben de yeni öğrendim tabi bu olayın yaşandığı sırada bilmiyordum.) Otogarın kapısına geldiğimizde beni orada bırakmasını söylememe rağmen içeri girdi ve peronun önüne kadar götürdü. Gerek yoktu diyince de "Ağır bavulun var içim el vermedi" dedi. Taksimetrede yazan parayı görmeme rağmen usülen "Borcumuz ne kadar?" diye sordum. Taksimetrede yazandan 10 TL fazla söyledi. 100 metrelik bir yolu arabayla gittiğim için 10 TL fazla ödedim. Taksici muhtemelen Otogar'a giriş parasının kaldırıldığını biliyordu. Bilmiyorsa bile bana sormadan içeri girip, bana iyilik yapmış gibi konuşup bir de giriş parasını benden alması kusura bakmayın ama tam bir orospu çocukluğu. Orada taksici ile ettiğim kavgayı anlatarak gereksiz ayrıntıya girmek istemiyorum. En sonunda verdim parasını "Bir daha da taksiye binmem. Ayıp bu yaptığınız." dedim. Siz siz olun mecbur kalmadıkça binmeyin taksiye. Binerseniz de hiç borcunuzu sormayın. Taksimetrede ne yazıyorsa verin çıkın. Yemin ederim ne zaman binsem pişman oluyorum. Ne zaman binsem dolandırmaya, çalmaya çalışıyorlar. Adam akıllı bir alternatifi olmadığı için de çok rahatlar. Nasıl olsa muhtacız onlara.